Bu agresif lobicilik belki de şarkının halk nezdinde bu kadar başarı elde etmesini açıklayabilir, çünkü ulusal jürilerden aldığı puanlar ortalamanın biraz üzerindeyken halk oylaması çok daha yüksek çıktı.
Ulusal jüri puanları ile halk oyları arasındaki fark, İsrailli Yuval Raphael’in New Day Will Rise adlı şarkısı için bu kadar belirginleşmişti. Şarkıcı, 7 Ekim saldırılarından sağ kalanlardan biri olarak, şarkı endüstrisinin profesyonellerinden 60 puan toplarken, Avrupa’daki televizyon izleyicilerinin gösterdiği olağanüstüille hareketli katılım sayesinde halktan 297 puan elde etti. Bu geri dönüş, yarışmayı 15’inci sıradan ikinci sıraya yükseltti; yalnızca Avusturyalı JJ onu geride bıraktı.
Bu başarı muhtemelen YouTube ve sosyal medyada yürütülen bir kampanyanın etkisiyle mümkün oldu; Eurovision Spotlight’ın, yani Uluslararası Yayın Birliği (EBU) bünyesindeki doğruluk kontrolü hizmetinin yürüttüğü bir inceleme bu durumu gündeme taşıdı. İnceleme, yarışmayı yöneten kamu hizmeti medya organları ittifakına yakın bir İsrail iletişim ajansının YouTube üzerinde şarkıya özel bir kanal kurarak, 6 ile 16 Mayıs tarihleri arasında Yuval Raphael’in izleyicileri Karadağlılar, Yunanlar veya Lüksemburglüler için kendi dillerinde oy vermeye çağıran kısa videolar yayımladığını gösterdi. Eurovision Spotlight’ın hesaplamalarına göre bu videolar 8,3 milyon kez izlendi.
Açıkça Yasaklanmamış Bir Uygulama
Gelenekler uygulanırken, Yuval Raphael’in adaylığı yarışmanın yerel yayıncısının sosyal ağlarında tanıtılmadı; bunun yerine İsrail devletinin resmi Instagram, TikTok ve X hesapları üzerinden doğrudan duyuruldu.
Yarışmanın yönergelerinde ne yazıyor? Eurovision tarafsız bir etkinliktir ve yayıncılar, yarışmanın siyasi amaçlar için “kullanıma alınması” ya da “araçsallaştırılması” durumuna düşmesini engellemekle yükümlüdür. Cumartesi gününden bu yana yoğun bir tartışma içinde olan organizasyon, herhangi bir oy usulsüzlüğünün tespit edilmediğini savunsa da, birkaç yayıncı (İspanyol RTVE, Hollanda’daki Avrotros, Flaman VRT…) tüm oyların denetlenmesi için kapsamlı bir denetim talep etti. Bu denetimlerin hangi ülkelerde mevcut olduğuna bakıldığında, yalnızca birkaç ülkede erişilebilir durumda olduğu görülüyor; örneğin İtalya’da İsrailli rakip oyların yüzde 11,5’ini toplayarak üçüncü sıraya yükselmiş durumda.
Belçika televizyonunun açıkladıklarına göre İsrail, genel olarak başta yer alırken, bu ülke için oy sayısının 2023 ile 2025 arasında yüzde 50 artış gösterdiği görünüyor; bu, bu yılki yarışmanın Belçika’da son on yılda kaydedilen en düşük izlenme oranına sahip olmasıyla çelişiyor. Ülke ülke ayrıntılı veriler olmadan bu durumu net bir şekilde yorumlamak zor.





