Çocuklar Arasındaki Yetersiz Beslenme Oranı Dünya Çapında Yükseliyor
Türkiye’de de Durum Endişe Verici Boyutlara Ulaştı
Dünyada çocuklar arasındaki yetersiz beslenme oranı hızla artış gösteriyor. Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu’nun (UNICEF) verilerine göre, Fransa’da her beş çocuktan biri gün boyunca üç öğün yemek yiyemiyor. Bu ciddi soruna dikkat çekmek amacıyla, 2025 yılının 27 ve 28 Mart tarihlerinde Paris’te “Büyüme için Beslenme” başlıklı büyük bir zirve gerçekleştirilecek.
Türkiye’de de benzer ve giderek büyüyen bir endişe söz konusu. Uzun yıllardır yüksek enflasyonun etkisiyle şekillenen ekonomik kriz, çocukların sağlıklı beslenme imkanlarını ciddi ölçüde kısıtladı. Birçok sivil toplum kuruluşu ve siyasetçi, devletin okullarda ücretsiz yemek imkanını sağlaması gerektiği yönünde kampanya yürütüyor. Onlar, bu hakkın çocukların gelişimi ve geleceği açısından temel bir insan hakkı olduğunu savunuyorlar.
Okullarda Yetersiz Beslenme Sorunu
Ali Ege’nin annesi Zeynep Culha Yeter, altı yaşındaki oğlunun okul hayatındaki ilk yıllarını veri anlatıyor. Oğlunun yaşadığı zorluklar, ailesinin yaşadığı maddi sıkıntıların çocukların eğitim ve sağlığı üzerindeki etkisini gözler önüne seriyor.
> “Ali Ege okulda çok stresli ve yorgundu. Okula gitmek onu pek mutlu etmiyordu, çünkü her gün aç dönerdi. Türkiye’deki devlet okullarında büyük çoğunlukta kantin olmadığını biliyorum. Öğrenciler ya evden öğle yemeği getirir ya da okulun kafeteryasındaki peynirli tosttan alır. Oğlum her ikisini de yapıyordu, ama yalnızca atıştırmalıklar tüketmek sağlığını bozdu.
> “Bir çocuk yeterince beslenmediğinde ne olur? Çok sık hastalanır, derslerde ve oyunlarda zorlanır. Daha da kötüsü, büyümesi yavaşlar,” diyor.
İki yıl önce, velilerden oluşan bir grup, okulda kantin açılması için yoğun baskı yaptı. Ancak, bu hizmet ücretliydi ve aileler için maddi bir yük anlamına geliyordu. Zeynep Öğretmen maaşının yaklaşık onda biri tutarında, aylık yaklaşık 100 euro ödemek zorunda kaldı.
> “Oğlumu şu anda biraz olsun iyi durumda olsa da, ailesinin maddi durumu çocukların beslenmesine yetmeyen birçok aile var. Bazı aileler gerçekten karşılayamıyor.
> “Yemeklerin kokusu sınıflara kadar geliyor. Oğlum bana soruyor: ‘Anne, yemek yiyemeyen arkadaşlarım üzülüyorlar mı?’ Bu yemekler herkesin erişimine açık olmalı!”
Türkiye’de yaklaşık 16 milyon öğrenci, devlet okullarında eğitim görüyor ve büyük bir kısmı sağlıklı bir şekilde beslenemiyor veya yeterince beslenmiyor. Resmi olarak, hükümetin çocukların refahıyla ilgili detaylı araştırmalar yayınlaması bulunmuyor; ancak, uluslararası sınavlar ve araştırmalar, ciddi sorunlar olduğunu gösteriyor.
Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) 2022 sonuçlarına göre, Türkiye’deki öğrencilerin yüzde 19’u, maddi imkanlarının kısıtlılığı nedeniyle haftada en az bir kez yemek atlıyor. Bu oran, OECD ortalaması olan yaklaşık yüzde 8’den oldukça yüksek.
Türkiye Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı’nın (TEPAV) verilerine göre, 2023 yılında yaklaşık yüzde 35 oranında çocuk yoksulluk sınırında yaşarken, bu oran 2021’e kıyasla iki puan artış gösterdi.
Ücretsiz Öğle Yemeği Talebi Yükseliyor
Bu önemli sorun karşısında, muhalefet partileri ve sivil toplum kuruluşları, devletin gündemine çocuklar için her gün ücretsiz yemek sağlayacak bir program getirilmesini talep ediyor.
Veli Der Eğitim ve Çocuk Hakları Derneği temsilcisi Hülya Daran Deveci, bu talebin temelinde halk sağlığı ve eşitlik olduğunu vurguluyor:
> “Devletimizde, devlet okulları ile özel okullar arasındaki eşitsizlikler artmaya devam ediyor.”
Deveci’nin açıklaması şöyle devam ediyor:
> “Geliri yeterli olan aileler çocuklarını özel okullara gönderebiliyor ve burada sıcak, dengeli yemekler yiyorlar. Ama en büyük sorun, ülkemizde yaklaşık 550 euro olan asgari ücretle geçinen büyük çoğunluğun, çocuklarını özel okula gönderme fırsatının olmaması.
> “Devlet, tüm çocukların temel ihtiyaçlarını karşılamalı ve özellikle de kamu okullarında eşit imkanlar sunmalı.”
Buna rağmen, hükümet, devlet okullarında ücretsiz yemek sağlama konusunda kararlı değil. En büyük tartışma konusu ise, ekonomik kriz ve bütçe kısıtlamaları nedeniyle, bu hizmetin maliyetinin yüksek olması.
Hükümet, bu projeyi hayata geçirmek yerine, bütçe ve maliyetleri gerekçe göstererek bu talebi reddediyor.
Çocukların sağlıklı ve dengeli beslenmesi, onların gelişimi ve eğitim hayatı için hayati öneme sahip olmasına rağmen, Türkiye’de bu alanda atılan adımlar sınırlı kalıyor. Gelişmiş ülkelerde uygulanan ücretsiz okul yemekleri programları, çocukların yaşam kalitesini yükselten temel unsurlardan biri olmasına karşın, Türkiye’de bu konuda ciddi bir uygulama ya da planlama bulunmamaktadır.
Hükümetin, bu konudaki sorumluluğu yerine getirmesi ve çocukların haklarını gözetmesi, uzun vadede toplumun büyümesi ve gelişmesi açısından büyük önem taşıyor.





